Üşüyorsun.
Sonucu belli olan şeyleri üşenmeden kafanda tekrar tekrar kuruyor, tekrar tekrar yaşıyorsun. ZOR zanaat ve aptalca... Hele ki çıkışın yönünü biliyorsan; ama bir şeylerden vazgeçip de çıkamıyorsan daha da aptalca. Israr anlamsız. Bunu da biliyorsun. Zaaflarına sarılıyorsun. İçindeki kapandan hem kaçmak istiyorsun hem de ayaklarını prangaya vuruyorsun. Tüm bunların nedenini ''sevgi''ye ''aşk''a bağlıyorsun. Sonra diyorsun ki bu takıntı. Eğer takıntıysa bırak gitsin; ama bırakmıyorsun. Bazen de bırakmaya çalışıyor bırakamıyorsun.
Üşüyorsun. Uykun geliyor; daha da üşüyorsun. Tüm bunları biliyorsun. Kendi kendine soruyorsun: ''Biliyorsun da neden üşüyorsun?''
Evet, dışarda fırtına var...
H.K
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder