Ben karar veremem tamam ama bazı şeylere (tamam aslında her şeye) çok heveslenirim. Bu da onlardan biri.. Ben öyle çabuk heveslenip sonra sıkılanlardan değilim. Aylar önce heveslene heveslene aldığım ayakkabıma şu anda aşığım.
Neyse yani ilk olarak resimlere bakıyodum nette (ben de canı sıkılınca görsellere aklına geleni yazıp fotolara bakanlardanım). Issız çölde ıslı bir kız adında bir bloğun resmi çıktı. ben de bu resmi de siteyide çok beyendim. Ben o zamanlar (ve hala da) bu blok işi hakkında pek bir şey bilmiyodum. artık öğreneceğiz hemen eziklemeyin.
Blog çok samimi ve çok hoştu. Ondan sonra blogger (blog sahiplerine galiba böyle deniyor.yanlışsa da afedersiniz cahilliğime verin :) ... ondan sonra blogger.. blogger... aman allahım cümlemi unuttum. tabii öyle uzun uzun başka konulara dalıp zar zor parantezi kapatırsan böyle olur...
Yani kısaca blogu çok beğendim ve baya da önünde oturup yazıları okudum. Ben de böyle bir bloğa sahip olmak istiyordum. Bilmem onun kadar başarılı olabilecek miyim?
İlk başta günlüğümü sanki okuyucularıma yazar gibi bir blogger (bu kelimeyi fazla kullanıyorum ama inşallah yanlış değildir:) yazdım.
O kadar heveslenmiştim ki benim için günlük değilde aylık olan (ki ben ona genelde öyle diyorum) defteri günde bir iki kez elime alır oldum, yazacak bir şey bulamayınca düşündüm durdum bazen saçmaladım...
Şimdi bir bloğum var ve çok mutluyum umarım bunu devam ettirebilirsem yılın en önemli olayı bu olacak benim için.
İlk yazımın sonundayım ve size (kimse yok ama bir gün biri benim yazılarımı okursaumarım heyy sana diyorum) nice mutluluklar diliyorum...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder